DİKKATSİZ SEMYIL BLOGCU OLURSA:(((

Ahhh benden ne köy olur ne kasaba.....
Blogumuz açıldığından beri bir hevesle siz dostları daha iyi takip etmek için
hemen "izlediğim bloglara "kaydediyorum. ve sanıyorum ki sizde benim
sizi takip ettiğimi görüyorsunuz.....
Daha bir kaç gün önce bir arkadasımın blogunda gözüme "izleyenler" kısmında
tanıdık bir blog görünce bizim blog resmini aradım "Şeytan dürttü"derler ya
benim ki iyi ki de dürtmüş.
Aaaaa yok bir başka arkadaşı, sonra bir başkasını ziyaret ettim yine YOK:(((
Biraz inceleyince anladım. sizlerin bloglarına gelip "üye ol" kısmını tamamlamamışım.
Dostlar, meğer onca zaman (sene) daimi takipçiniz ben gerçekten sanalmışım:(
izleyici sayınız -1 o da BEN :(( şimdi sayınızı +1 yapmaya başladım .
bu DİKKATSİZLİĞİMDEN DOLAYI ÖZÜR DİLİYORUM..... yavaş yavaş öğreneceğim işte:(

SONUNDA BİTMİŞİ BÖYLE .......

Daha önceki yazımda belirttiğim minik güllerime ek olarak, krem rengi

organzeden bu gülleri ve gümüş rengi teli kıvırarak dalları yapıp peçeteliklere monteledim.
minik güllerimle yapraklarımıda bu formda yerleştirdim......
Veeeee işte sonuç :)))

KAYSERİ MANTISI GİBİ :)))))

Hep yapanlara imrenerek yerim su mantıyı... hele o meşhur kayseri mantısını. hoş daha o kaşığa 40 tanesini sığdıracak kadar minnacık yapılmışına denk gelmedim. Yine de benim sevdiğim şekli biraz iri içi bol malzemeli olanı.:))

Neyse mantı nerden aklıma geldi .. şu resimleri çekerken geldi..:))
Bende şu minnik minnik yaptığım gülleri çay kaşığına koydum...
Dikkatinizi çekerim çay kaşığı ve resimdeki madeni para 10 kuruş:)))

işte böyle günlerdir yaptımmm yaptııımmm, önce avucumu dolduracak kadar

yetmedi hızımı alamadım... tepsileri doldurana kadar irili ufaklı rengarenk....güllerrr.. yapraklarrr yaptımmm:)))

yaptım da ne oldu..... Devamı , önümüzdeki günlerde ....bugün birazcık muzırlık günündeyim hafifçe de şımarık kız modundayım:)))

ustalarımın höşgörüsüne sığınırım:)

SEMYIL

BİR FİNCAN KAHVENİN KIRK YIL HATIRI VAR :))

Okullar tatile girerken her sene olduğu gibi bu senede sınıf arkadaşları ve
öğretmenlerimizle veda çayı düzenledik. Benim de aklıma bu seferki çayda onlara minik birer hediye vermek geldi.
geldi de zaman çok kısa, sadece 1 günüm vardı. aklıma geldi ya vaz geçmek huyumda yok.
hemen kolları sıvadım bütün gün ve gecede malzemeleri alıp 30 adet bu hediyeleri hazırladım.

Önce resimde gördüğünüz renk renk keçelerle bu minik çiçeklerden yaka iğneleri yaptım.
minik ağzı fermuarlı poşetlere de bir fincanlık (biraz fazla) gibi türk kahvelerini doldurdum.
kesme şekerler ambalajlıydı ama ben onları folyo ile tekrar paketledim.

Kağıtcıdan aldığım büyük boy bir tabaka kraft kağıdından da küçük,benim şeker ve kahvelerim sığacak ebatta eski zaman usulu kesekağıtlar yaptım

içlerine kahve ve şekerleri koyup ağızkısmını katlayıp yaka iğnelerimle tuturdum.

işte sonuçta bunlar oldu.:))

sabahladım ama aklımdan geçeni gerçekleştirdim. ertesi günde hepsini bir torbaya koyup toplantımızda herkese "bir fincan kahvenin 40 yıl hatırı varmış" deyip poşetten niyet çektirir gibi hediyelerimi dağıttım. böylelikle hem eğlendik hem de her arkadaşımın kendi şansına çıkan renkte yaka iğnesi oldu.